MEME KANSERİ TEDAVİSİ
RANDEVU AL
Doktorunuza Sorun
Hormonoterapi
Cerrahi operasyonları ve kemoterapileri tamamlamış hastalara, eğer tümörleri östrojen ve/veya progesterona duyarlı ise (tümörleri hormon reseptörü taşıyorsa) yapısal olarak bu hormonlara benzer ancak baskılayıcı özellikte hormon ilaçları (hormonoterapi) verilir.
Meme kanserinin kadınların hormonal dengesi ile yakından ilişkili olduğu düşünülür. Östrojene uzun süre maruz kalmak (erken adet görmeye başlamak ve geç menapoza girmek) ve hiç doğum yapmamak veya ilk doğumun 35 yaşından sonra yapılması meme kanseri gelişiminde risk faktörleridir. Vücuttaki östrojen ve progesteron hormonlarının ana kaynağı yumurtalıklardır.
Bu ilişkilerden yola çıkılarak yapılan çalışmalar sonucunda anti-östrojen etki gösteren bazı ajanların meme kanserinden koruyucu özelliği olabileceği saptanmıştır. Kanser hücrelerinde östrojen veya progesteron hormonları için reseptörler (algılayıcılar) bulunan kadınların, bu reseptörlere bağlanarak hormonların etkilerini bloke eden ajanlardan fayda görecekleri gösterilmiştir.
Hormonoterapi Ajanları Nelerdir?
Bu amaçla günümüzde en yaygın olarak kullanılan anti-östrojen ajan tamoksifendir. Son yıllarda tamoksifen dışında etki mekanizmaları farklı ancak etkinliği benzer başka ajanlar da geliştirilmiştir (Aromataz inhibitörleri gibi).
Korunma Amacıyla Hormonoterapi
Tamoksifen meme kanseri gelişimi bakımından yüksek riskli hastalarda korunma amacıyla da kullanılabilir. Bu amaçla kullanım süresi 5 yıldır ve sadece kullanıldığı süre içerisinde riski ortalama %40-50 oranında azaltırlar.
Yan Etkileri Neler?
Tamoksifen erken dönemde menopoza benzer semptomların ortaya çıkmasına nede olabilir. Uzun süre kullanımda ise rahim kanseri ile ilişkilendirilmiştir. Bu nedenle menopoz öncesi dönemdeki kadınlarda kullanım süresi 5 yılla sınırlandırılır.
Menopoz sonrası verilen aromataz inhibitörlerinin ise kemik erimesine yol açma, eklem ağrısı yapma gibi bazı yan etkileri mevcut. Bu nedenle hastalara ilaç verilmeden önce ve verildikten sonra yaptırılan kemik yoğunluğu ölçümlerine göre gerekirse kalsiyum takviyesi yapılılır ve fizik tedavi uzmanlarınca bazı ek ilaçlar verilebilir.